Subtotal $0.00
Yerküre dediğimiz bu dünya birbirimizi ağlattığımız, zaman zaman gözlerimizin içine bakmamak için gruplara ayrıldığımız, büyük dünyamız içinde kendimize yeni bir dünya kurmuşuz.
*
Halbuki kendi kurduğumuz dünya içinde değil, hep birlikte var olduğumuz Dünya gerçek olan dünya.
*
Ayrıştırdığımız dünya; barışı bozuyor.
*
Özü özsüzleştiriyor.
*
Sevgiyi sevgisizliğe dönüştürüyor.
*
Savaşıyoruz hep birden, sen ben kavgası, senin benim diyerek hak ettiklerimiz için değil; hak ettiklerimizden fazlasını elde etmek için.
*
Bu kavga da, savaşta yetişiyor, büyüyor savaştan haberdar olmayan sabırlar.
*
Geçmişin sabırları bugünün semirenleri oluyor, fütursuzca arsızca.
*
Bulaştırıyoruz kötü taraflarımızı, karanlık yanlarımızı, hakkımız yokken bu kötülükleri hak etmeyen yeni nesillere.
*
Ne kadar anlamsız, ne kadar manasız, karşıt kutuplarda durup, kamplara bölünüp, bütünlük saydığımız o küçük ve o hırslarla dolu olan gri dünya.
*
Hâlbuki mutluluk büyük bir paydadır. Tümünü birden kucaklamaktır.
*
Bu kucaklamaktan kaynaklanan erdem kavramını anlamaktır.
*
Boş verelim şucu olmuş, bucu olmuşu.
*
Boş verelim şuralı buralı olmayı. Boş verelim bencilliği, ben demeyi.
*
Ben yerine biz, onlar yerine bizler diyelim hep birlikte.
*
Mutluluk o zaman yakalanmıştır.
*
Kıvançta tasada birlik olunduğu anda, olunduğunda,
*
Nirvana'nın eşsiz güzelliğinin keşfine katıldığınız anda, al yanaklı gürbüz çocuklar pembe düşler kurduğunda, işte o an ayrı durmalar, ayrışmalar, farklı.
*
Dünyalardan olmalar hepsi birden, biz meziyetli kardeşler haline dönüşmüş insanların ayakları altında.