VELi YILMAZ

Hayat senin, sorumluluk senin

"Yalnız Savaşmayı Öğren, Kendine Güven. Bu Senin Hayatın, Senin Sorumlulukların, Senin Seçimlerin, Senin Başarıların"                           

Yaşamı bir mücadele alanı olarak görmeliyiz. Başarılarımız kadar başarısızlıklarımız, mutluluklarımız kadar mutsuzluklarımızın hepsi bizimdir.
*
Bunlar, bizim yön verdiğimiz olayların ürettiği sonuçlardır. Bu sonuçlar, bizlere olumlu ya da olumsuz olarak yansır.
*
Kimi zaman uğraşılarımızın karşılığı olarak, gülümseyerek bakarız güneşe, etrafımızda çok çeşitli renklerde çiçek tarlaları görürüz. Kendimizi gökkuşağının altından geçecek kadar hür ve coşkulu hissederiz.
*
Penceremizi açtığımızda ufka kadar uzanan yaban laleleri, hafif bir meltem ile gülümsemenize eşlik eder. Bu hülyadan,  bu rüyadan, hiç uyanmak istemeyiz.
*
Sanki her bir çiçek içimizde açmıştır. Sanki Kalbimiz güneş, heyecanımız ise o güneşin ışıltıları gibidir. Lakin yaptığımız işin bir sonucu olarak, mutsuzlukla karşılaştığımızda ise bizim için hava karanlıktır.
*
Gökyüzünde kuşlar amaçsız biçimde kontrolsüz olarak uçmaktadır. Zifiri karanlık soğuk hava, sizi sarmalanmıştır. Soğuk rüzgârın sesi hiç olmadığından çok kulaklarımızı tırmaladığını, sessizliğin içinde ıslık çaldığını hissettiğimiz anlar, mutsuzluk duyumsamasının karşılığıdır.
*
Ama her ne olursa olsun mutsuz olmamak, mutluluğu tatmak için verdiğimiz fırtınalarla mücadele, soğuk bir kış ayazına çıksa da, gözlerinizden dökülen yaşlar yanaklarınızı ıslatsa da, O bizim sonucumuz ve de bizim ürettiğimiz bir netice olduğunun kabul etmeyiz.
*
Bunu kabul edebilirsek kendimizle barışık ve kendi kendimizin dostu olmuş oluruz. Bir olgunun uğruna verdiğimiz mücadele,  bizce olumlu sonuca ulaşmasa da bu yine de bir başarı sayılmalıdır.
Çünkü, o konu için ter akıtılmış, hayaller kurulmuştur. Apansızca kıran kırana mücadele verilmiştir. Başarısızlığı kimse sahiplenmediği gibi, başarıyı herkes sahiplenip kucaklamaya çalışsa da, başarının asıl sahibi bizizdir.
*
Fiziki olarak çoğunluk bunu kabul etmese de, sizin başarınız kalplerdeki ihtişamlı tahta yerini almıştır. İşte asıl makamını, asıl mevkisini insan kalplerde kurduğu tahta, zihinlerde açılmasına müsaade ettiği çiçeklerde görmelidir.
*
Yapmış olduğumuz seçimler konusunda, kendimize güvenmeliyiz. Başarıyı yakalayacağımıza dair inanç duymalıyız. Zira bir başkasının hayatını değil kendi hayatımızı yaşıyoruz. Dolayısıyla ne bir başkası sizin yerinize mutlu olacak, nede sizin yerinize mutsuz olacaktır.
*
O halde inandığımız değerlerin peşinden koşmalıyız. Belki nefesiniz kesilecek, belki yol yürümekten dizleriniz sizi taşımayacak ve final çizgisine geçemezseniz de, uğraşlarınız, özverileriniz, kurduğumuz hayaller, bütün bunlar sizin olduğu gibi, son nefesimizle göğüslediğiniz ip sonucunda, mutluluk gözyaşları sizindir. Netice olarak bu hayat ve bu hayatta yaşadıklarımız bizim.
*
Çünkü kimse sizin yerinize ter dökmemiştir. Kimse bu yarışta sizin yerinize yorumlamıştır. Bu hayatın, kendi yaşantımızın, kaptan köşkünde biz varız. Bu geminin sorumlusu biziz.  Hangi yol ve yöntem tercih edeceğimiz bizim ile ilgilidir.
*
Sonuç olarak bu hayat ve hayatın bize tattırdıkları her neyse o bize aittir ve yegane olarak bizimdir.

Leave A Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *