İhtiyar Türküsü

Yaşlı babaanneni türkü söylerken hiç izledin mi?
Nasılda keyiflidir o an, belki de hüzünlü…
*
Acaba ne diyor bu kadın diye kulak kabarttınız mı hiç.
*
Bazen anlamasanız da kendi şivesiyle söylediği türküye şaşırmadınız mı?
*
Kim bilir;
Belki elli yıl öncesine belki daha yakın gençliği aklına gelmiş olamaz mı sizce;
*
Bak eğirdiği çorabın ipliğine
Bak dönerken eğercek nasıl da dile gelmiş sevdaları;
*
Yaşlı babaannenin dilindeki ihtiyar türküsüdür o…
*
Kapı kapandığında bilir ayrılığın acısını
Genç kızken girdiği peştemali hatırladı belki de
Gönlüne düşen ilk sevdayı hatırladı o an
Evlat büyüttü emzirdi, sonra sarıp sarmaladı üşümesin diye.
*

Hepsi bak o türkülerin arasına sıkıştı biliyormusun
İçerisindeki sızı, sevinç, gözyaşı, babaannenin götürdü bir yerlere,
*
Sorduğunuzda, alamadığınız cevabı verir aslında
Babaanne bir kahramandır aynı zamanda,
Yaşayan bir tarihtir.
*
Babaanneni hep önemse emi
Sadece bir babaanne değildir o, bir ömre bedel anıttır.
*
Senin yaşamadıklarını bilir, senin yaşamayacaklarını da görür
O kolları var ya, o kucağı,  yaşmağı
Kokusunda neler sakladığını bir Allah, bir de kendisini bilir.
*
Sürüye sürüye attığı o adım senin göremeyeceğin yolun kendisidir.
Onun içindir ki babaanneleri, üzmeyin
Onları iyi dinleyin..
Varsa müsaade o türküye siz de eşlik edin.

Not: Yazıda kullanmış olduğum resim ödüllü fotoğraf sanatçısı Gümüşhaneli Mustafa Zengin’e aittir. Kendilerine göstermiş olduğu anlayıştan ötürü teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyorum..